NİLAY ÖZENBAY
İstanbul’da doğan Nilay Özenbay, evli ve iki çocuk annesidir.
İstanbul F.M.V. Özel Işık Lisesi’ni bitiren sanatçı, ardından Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel Sanatlar Heykel Bölümü’nden 2015 yılında birincilikle mezun oldu.
1997-2004 yılları arasında rahmetli heykeltraş İrfan Korkmazlar atölyesinde heykel çalışmalarına başladı. 2004-2008 arasında Marmara Üniversitesi, Güzel sanatlar Fakültesi öğretim üyesi heykeltraş Ziyaeddin Nuriev eşliğinde çalışmalarına devam etti. 2008-2009 yılında, New York School of Visual Arts’da ‘ Fine arts sculpture course’a katıldı. Heykel çalışmalarına, kendi atölyesinde devam etmektedir
Heykeltraş Nilay Özenbay; figür-soyut form içindeki çalışmalarında, yaşam kırpıntılarını asılı tutar. Duygu ve düşüncelerini yansıttığı heykellerinde yaşam, formun içinde bekleyiştedir: duygu beklemektedir…Fikrin çeperinde, yüzeye en güçlü etkiyle çıkan duygu ön plandadır. Malzemenin sertliğini yüzeyde yaşanan duygusal dille yumuşatan sanatçının algılayışı, kendi özgünlüğüdür. Algılama şeklindeki özgünlüğünün yanı sıra estetik bakışa da sahip olan sanatçı yaşamı boyunca güzeli arar ve onu heykellerine yansıtmaya çalışır. Çamurun şekil aldığı, bronzun güçlü etkili çalışmaları, zamanla tekniğin olanaklarıyla farklı formların çıkacağı sürece geçişle birlikte fiberglassın etkin olduğu soyut formların kıvrımlarında devam eder. Figürlerin soyut formun akan yüzeyleriyle birlikteliği, sanatçının heykellerinde devinimi arttırmıştır. Sanatçının yaşamı heykelle kavrayış tutkusu, figüratif ve soyut çalışmalarında yeni eğilimleri takip ederek devam etmektedir.
Ünlü karakter Cat woman ile başlayan son dönem çalışmaları, popüler kültürdeki birçok olaya referans etmektedir. Kurgusal karakterlerin biçimsel dili, toplumsal yaşantıdaki anlam ve önemini aşarak heykel formunda sanatsal ifadeye dönüşmüştür. Kurgu çocuk karakterler, sevimliliklerini içerikleriyle birlikte forma dönüştürür.
Gerçekliğin, soyut, kıvrımlı yüzeylerle ifadesi, sanatçının içsel dönemeçlerinde beklettiği duygu sekanslarının iletilmesidir. Yaşam, heykelin formunda, algının ötesinde yok olamayacak bir gerçeklikle biçimsel dilin içinde devam eder.
PINAR DU PRE
1972 yılında Viyana’da doğdu. Künstlerhaus, Wiener Werktstaette’nin bıraktığı yoğun sanat ortamından etkilenerek yetişti. 1994 Viyana Üniversitesi’nde Marketing dalından mezun olan Du Pre aynı dönemlerde Werkstaette für Kunst und Kultur ve Viyana VHS’de sanat kurslarına katıldı. Otodidakt olan sanatçı çocukluğunda kendi oyuncak bebeklerini dahi kendi üretti ve 12-13 yaşlarında ilk yağlıboya tablolarını yapmaya başladı. 1994 senesinde daha öğrenci iken keşfettiği özel bir yağlıboya baskı tekniği ile yaptığı ilk nü serisi Linz'de büyük ilgi gördü. “Media Fusion” adını verdiği kendine has tekniğiyle portre ve manzara resimleri yapan, Viyana ve Linz’de karma sergilere katılan sanatçı çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir.
FEVZİ KARAKOÇ
1947 yılında Çankırı’da doğan Fevzi Karakoç, 1968-72 yılları arasında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’nda okudu. 1974 yılında aynı kuruma asistan olan sanatçı, 1979 yılında Salzburg Yaz Akademisi’nde çalıştığı litografileri ile Salzburg Şehir Ödülü’nü aldı. 1983 yılında Özgün Baskıresim dalında Sanatta Yeterlilik alan Karakoç, 1986 yılında Doçent, 1993 yılında Profesör oldu; şu anda Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyeliği yapmaktadır.
Fevzi Karakoç’un resimlerinde başından bu yana var olan insanlar, duruş ve hareketleriyle bizim insanlarımız. Ancak onlar herhangi somut bir tipin, yöresel bir olayın öyküsünü anlatmak için değil, evrensel insan kavramına ve her insanın değerli bir varlık olduğuna dikkati çekmek için resme giriyorlar. Çizgi, şekil ve renklerin öğesel dilini zorlamadan resimdeki yerlerini koruyan insanlar ve diğer canlılar… Sanatçının son tablolarında insan ve at figürlerinin görsel dinamiğe katkıları daha da artmış, resmin şekil ve renklerine doğallığı aşan öğesel bir hareket kazandırmışlardır.
ERTUĞRUL ATEŞ
Ertuğrul Ateş 1954 yılında Adana'da doğdu. 1976 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nü bitiren sanatçı aynı yıl İngiltere'ye giderek Londra'da Kingsway Princeton College ve Betnhal Green Institue'de eğitim ve çalışmalarını 1979 yılına kadar sürdürdü. İlk sergisini 1980 yılında İstanbul'da açtı.
Çalışmalarını 1987 yılına kadar İstanbul'da südüren sanatçı ABD'ye giderek New York'a yerleşti.1988 yılında başta Ahmet Ertegün olmak üzere 10 kişilik bir koleksiyoncu grubu ile anlaşma imzaladı. Ünlü 57. Cadde galerilerinden Terry Dintanfass galerisine kabul edildi. Chicago Modern Sanatlar Müzesi'nde "Yükselmekte olan Sanatçılar" sergisine kabul edildi.
Miami, Dallas, Los Angeles, Chicago, Palm Beach, Boston, South Hampton, Barselona, Kopenhang, New York ve Pekin'de bir çok sergi gerçekleştirdi.2003 yılında Hürrem Sultan Dans Gösterisi'ni sahneye koydu.
Sanatçı yaşamını 2005 yılından bu yana Türkiye'de sürdürmektedir.
SAYAT UŞAKLIGİL
1975 yılında İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü’nü bitirdi. 2000 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Sanatçı, en ucuzundan en ihtişamlısına kadar tüm sinema eserlerine, el üstünde tutulmanın itibarını fırça darbeleriyle ifade etmektedir. Eserlerinde, dijital kopyacılık, tekrar ve bolluk içinde kimliklerini yitirme noktasına sürüklenen sinema efsaneleri, yağlıboyanın meşakkati ile tuval üzerinde dimdik ayağa kaldırılmaktadır. Yaşamını ve çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir.
SONER ÇAKMAK
1976 yılında Sinop’ta doğdu. 2001 yılında Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü’nden mezun oldu. 34 karma sergiye ve 11 kişisel sergi açtı. Sanatçı, aralarında Nuri İyem Resim Ödülü ve Türkiye Jokey Kulübü Resim Ödülleri’nin de olduğu toplam 9 ödüle sahiptir ve eserleri önemli koleksiyonlarda yer almaktadır. Resimlerinde genellikle zaman ve mekan algısıyla birlikte insanı hicivsel alegorik ve dramatik duygu durumlarında ele almaktadır. Daha çok hiçlik kavramını irdeleyen sanatçı romantizm ve sembolizmin duygusuna ve plastik anlayışına sahiptir. Sanatçı çalışmalarına İstanbul’da devam etmektedir.
YÜCEL DÖNMEZ
Yücel Dönmez, 1946 yılında Kars’ta dünyaya geldi. Yapı Enstitüsü’nü bitirdikten sonra Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulunu birincilikle kazanarak sanat eğitimine başlar. Doğa Düzenlemeleri çalışmaları ile Türkiye’de ilk Land Art çalışmalarını yapan Yücel Dönmez, eserlerinde özgürce renkleri kullanarak yüzeydeki lekelerin dengesizlik içinde denge yaratabildiğini ortaya koyarken, yan yana gelen renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de sorguluyorYücel Dönmez, resimlerinde kendi coğrafyasından, kültüründen, göreneklerinden, geçmişinden faydalanıyor ve bu esinlenmeyi evrensel olarak değere ulaştırabilmeyi vurguluyor. Yücel Dönmez’in felsefesi ise; insanoğlunun renkler ile olan bağı üzerine oluyor. Yücel Dönmez’in özgürce renkleri kullanışı, yüzeydeki lekelerin dengesizlik içinde denge yaratabildiğini ortaya koyarken, yan yana gelen renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de sorguluyor. Yücel Dönmez’in resimlerine bakıldığında doğadaki bitkilerin evrimi hissi uyanıyor. Doğaçlama içgüdüsüyle çalışan Yücel Dönmez, sanki gözleri sürekli bir tartı aleti gibi hassas dengeyi kurarken, çalışmalarının sonunda tuval veya malzeme üzerine attığı ilk lekenin, koca bir bitki veya dağ gibi karşısında büyümüş olduğunu görüyoruz. O zaman Yücel Dönmez için resim bitiyor. Yücel Dönmez’in eserleri, ortaya çıktıkları zamandaki Dönmez’in ruh hâlini sergiliyor. Eğer çok neşeli bir durumda yapmışsa eseri cıvıl cıvıldır, çok neşesiz zamanında yaparsa, eserlerinde mutlaka bir karamsarlık belirir, fakat o durumda da lekeler, denge belli bir özellik gösteriyor. Yücel Dönmez resimlerinde ebru, hat, kaligrafi, tuğra, süsleme sanatı ve Bizans’tan etkiler görülüyor. Yücel Dönmez’in eserlerinin temeli geleneksel sanatlarımızdan yola çıkarak çağdaş anlamda geliştirmiş olduğu sentezlerdir. Yücel Dönmez, gelenekten günümüze çağdaş sentezler ortaya koyabilmesi açısından çok önemli bir yere sahiptir. Kamusal alanlarda da çalışmalarını gerçekleştiren Yücel Dönmez, dünya sanat tarihinde yer almayı hedeflemiş; resimlerinde kendi geliştirdiği teknik ve üslûbu kullandığı için, özgünlüğüyle sanat tarihinde yerini almıştır. Doğa Düzenlemeleri çalışmaları ile Türkiye’de ilk Land Art çalışmalarını yapan Yücel Dönmez, aynı zamanda dünyada kar üzerine resim yapan ilk sanatçı olarak Uludağ’da 300 metre karelik ilk Kar Resmi’ni yapmıştır. Yücel Dönmez Türk-İslam sanatının çağdaş sentezlerini ortaya koyan tekniğini ilk kez The Art Institute of Chicago’da ki sergisinde ve performanslarını yaptığı zaman (1987 Temmuz) dünyaya yeni bir resim teknik ve üslup geldiğinin müjdesini de müzeden ABD ulusal televizyon kanalları ile vermiş olur. Yücel Dönmez sanatı, sıradışı, gerçeküstü ve dramatik bir dünya olarak bizlere yansıtıyor. Yücel Dönmez’in eserlerine biraz daha yaklaştığımızda, Osmanlı hat sanatı, Tura (Osmanlı hatındaki sultan imzası) dekoratif sanat, süsleme ve her şeyden önce ebru (geleneksel Türk ebru), dokuma gibi geleneksel Türk sanat formlarına ait unsurlar görüyoruz. Yücel Dönmez’in eserlerinin geneli birbiriyle renkli bir bütünlük, sınırsız duygu ve düşünce barındırıyor. Bilinç ve bilinçaltı arasındaki muhalefet aynı zamanda yeni bir boyut, derinlik ya da Yücel Dönmez’e ait bir kavram olan ‘Deepism’ ile aşılıyor. Yücel Dönmez'in sergilediği ve sanatının eksenini oluşturan irrasyonel, soyut biçimler ve deneyimler, bilinç ve bilinçaltının en karanlık kavramlarından ve görüntülerinden eserden bireye ulaşıyor. Yücel Dönmez kendi kültürü ile Batı’nın çağdaş sentezini ustaca yoğurarak, çağdaş bir Türk resmi örneğini ortaya koyuyor.
BAHRİ GENÇ
Bahri Genç, 1963 yılında Erzurum’da doğmuştur. 1982 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA)’ne girmiştir. 1992 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Devrim Erbil Atölyesi’ni yüksek resim mezunu olarak bitirmiştir.
1990 yılında kişisel sergilerine başlayan sanatçı, 1995 yılında Almanya’dan, Türk-Alman ortak firması Nazar Holiday’den Türkiye konulu resimler yapması için Düsseldorf’a davet edilmiştir. Yaklaşık bir ay boyunca burada kalarak çalışmalarını sürdüren daha sonrasında 1997-2003 özel eğitim kurumlarında öğretmenlik yapmıştır. Eserleri, İstanbul Basın Müzesi, İzmir Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Balıkesir Devrim Erbil Müzesi, Türkiye’deki önemli özel koleksiyonlarda ve Davis Lisboa Mini Contemporary Art Museum’da bulunmaktadır. MSGSÜ’de Temel Sanat Bölümünde 4 öğretim yılı öğretim görevlisi olarak desen dersi vermiştir. 2007-2018 yılları arasında Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği’nde 2. Başkan olarak görev yapmıştır. Çalışmalarını İstanbul’da bulunan atölyesinde sürdürmektedir.
Çağdaş bir portre yorumcusu olan sanatçı, insan yüzündeki ifade derinliğini "soyutlamacı” bir tavırla ele alarak metaforlarla saydam anlam katmanları oluşturmaktadır. Eserleri yakından incelendiğinde soyut bir görünümde olurken, uzaktan bakıldığında gerçeği sezinletmektedir.
SERDAR AKKILIÇ
Serdar Akkılıç, 1981 yılında İstanbul’da doğdu. Otodidakt olan Serdar Akkılıç, resim eğitimini özel davet üzerine gittiği Oslo National of the Arts; Norveç’te aldı. Resimlerinde iç dünyasını müdahele olmaksızın tuvale aktaran Serdar Akkılıç, konu olarak insanın dünya üzerinde bazen kendisiyle, bazen de doğayla olan mücadelesini göstermeye çalışmakta. Genel olarak kuzey ülkeleri sanatından etkilenen Serdar Akkılıç, eserlerindeki bu farklılık çağdaşlarından hemen ayrılabilmesini sağlamaktadır. Serdar Akkılıç, tablolarında ve renklerinde, konu olarak insanın Dünya üzerinde bazen kendisiyle, bazen de doğayla olan mücadelesini göstermeye çalışmakta. Hemen her tablosunda kırmızı kurdelaya yer veren Serdar Akkılıç, bu kurdela mizahı ile bizlere, genel olarak tüketimi ve yok edişi anlatıyor. Köklü değişimleri, olayları ve hisleri ifade eden Serdar Akkılıç, başımıza gelebilecek olası halleri, ikinci bir dünyanın varlığını kırmızı kurdelası rehberliğinde bize işaret ediyor. Serdar Akkılıç, erken dönem işlerinde kırmızı kukuleta kullanırken yeni dönem işlerinde ise belirgin kukuletalar yerini uçuşan kimi zaman kırmızı kimi zaman mor gibi farklı renklerdeki havada uçuşan kurdelalara bıraktı. Serdar Akkılıç’ın kronolojik sıralamaya göre eserlerine bakıldığı zaman dahil ettiği figürlerin giderek azaldığı, hatta tamamen yok ettiği fark ediliyor.
GÖKÇE ÇİÇEK ERDEMİR
1990 yılında İstanbul’da doğdu. Beşiktaş Etiler Anadolu Lisesi’nden mezun oldu. 2008’de Boğaziçi Arnavutköy Sanat Atölyesi’nde resim ve heykel dersleri aldı. 2012 yılında Mimar sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ,Geleneksel Türk Sanatları Bölümü, Tezhip Ana Sanat Dalı’na girdi. 2013 yılında “YANSIMA”adlı karma sergiye, 2014 yılında Sakarya Üniversitesi ‘MSGSÜ ortak karma sergiye katılmıştır. 2015 yılında 2.Uluslararası Avrasya Türk Sanatları Kongresi (2nd İnternational Congress Of Eurasian Turkish Arts) “NAR”konulu karma sergiye katılmıştır. 2017 yılında Bahçeşehir University of Washington DC ‘de Mentora College “ELS” programında İngilizce eğitimini tamamladı. 2019 Port Art galeride “SEÇKİ” adlı karma sergiye katılmıştır. 2020 yılında PortArt Galeri ile ART ANKARA fuarına katılmıştır. Birçok özel koleksiyonda eserleri yer almaktadır. Sanatçı çalışmalarına Nişantaşı’ndaki atölyesinde devam etmektedir.
TAYFUN GÜLNAR
Tayfun Gülnar (d.1992, İstanbul) Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Resim Bölümü;nden 2009 yılında mezun olduktan sonra lisans eğitimini Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümü’nde aldı. Sanatçı İstanbul’da yaşıyor ve çalışıyor. Tayfun Gülnar sınırlı renk paletiyle ürettiği resimlerinde yarattığı yeni dünya içinde, iktidar çatışmasına giren bireyler ve topluluklar üzerinden sınıf farklılıkları, ayrımcılık, insanlık suçları, toplumsal şiddet, adaletsizlik ve tahakküm konularını anlatımcı ve sembolik bir görsel bütünlükle aktarır. Kitleler ve kurumlardan doğan çatışma manzaralarını iyi-kötü bağlamından arındırarak, yaratılan her tür şiddetin faili olan insanı işaret ederek ahlakçı sınırları bulanıklaştırır. Gülnar’ın resimlerinde sürüngenler, yırtıcı hayvan motifleri ve dikenli bitki imgesi önemli bir konuma sahiptir. Öyle ki insanın merkezinde olduğu evren tasviri, yıkılmaya ve yeniden düzenlenmeye programlanmış bir makineye dönüşerek, insan dışındaki türlere de iktidar olma fırsatı verir. Çoğunlukla yağlıboya, guaj boya ve karakalem kullanarak ürettiği eserlerini seriler halinde çalışan Gülnar, resimlerinde gerilim hissinin baskın olduğu sahneler sunar.
HALİL AKDENİZ
1944 yılında Antalya’da doğdu. Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nü bitirdi(1962-65). Devlet Yurtdışı ihtisas sınavını kazanarak Almanya’ya gitti. Berlin Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde –HdK, Berlin (bugünkü Berlin Güzel Sanatlar Üniversitesi) lisans ve uzmanlık öğrenimi gördü(1968-74). Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nde; Görsel Algılama Açısından Renk Kullanımı ve Etkileri konulu tezi ile yüksek lisans(1982), İzmir Körfez Kirlenmesi Üzerine Sanatsal Değerlendirmeler çalışması ile sanatta yeterlik(1984), Çağdaş Resim Sanatında Kuram(Düşünce Boyutu) ve Türk Resim Sanatına Yansıması Üzerine Bir Araştırma konulu tezi ile doktora(1990) dereceleri aldı. 1986’da yardımcı doçent, 1987’de doçent, 1994’te profesör oldu. Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü (bugünkü Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi), Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Ege, Dokuz Eylül ve Bilkent Üniversitelerinde Resim ve Güzel Sanatlar Bölümleri’ni kurdu. Bu üniversitelerde bölüm başkanlıkları fakülte kurulu üyelikleri, üniversite senatosu ve üniversite yönetim kurulu üyeliklerine kadar çeşitli kademelerde görev aldı. 1996-2001 yılları arasında T.C.Bonn ve Berlin Büyükelçiliği Kültür Müşavirliği ve 2001’de Kültür Bakanlığı Bakanlık Müşavirliği görevlerinde bulundu. 2001-2005 yılları arasında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Türkiye’de ilk kez sanat bilimini kurarak Anadolu Üniversitesi’nde (2003) ve Işık Üniversitesi’nde(2008) Sanat Kuramı ve Eleştiri Yüksek Lisans Programlarını açtı.
Halil Akdeniz, Çağdaş Türk Sanatı alanında eserleri ve araştırma yazıları ile tanınır. Son dönem çalışmalarına kaynaklık eden 1978’li ve 1980’li yıllarda “İzmir Körfez Kirlenmesi ile İlgili Görsel Değerlendirmeler” adlı resim dizisiyle başladığı ve yaşadığı çevrelerdeki fiziki çevre sorunlarıyla ilgili bilimsel araştırmalarla da desteklenen sanatsal çözümlemeleri, “İzmir Efes-Ören Görsel Notlar” dizisi ile devam etmiş, Anadolu’nun değişik kültür bölgelerini kapsayan bu çalışma dizilerinde “Anadolu Uygarlıkları-Kültürlerarası”, “Anadolu Uygarlıkları-Kültürçevresi”, “Anadolu Uygarlıkları-Kültür Logoları” ve “Anadolu Uygarlıkları-Kültür Bakiyeleri” üzerine yoğunlaşmıştır. Sanatçı, son dönemde “Kültür İmleri” adlı bir dizi işe yoğunlaşmış durumdadır.
Halil Akdeniz’in tüm bu süreçte ortaya çıkan, sanat ve sanat dışı öğelerin kullanıldığı çağdaş yorum ve sanatsal çözümleri içeren eserleri, birçok ulusal ve uluslararası sergi, bienal, trienal, sanat fuarları ve müze sergilerinde yer aldı. Sanatçı, birisi yurtdışında birincilik ödülü(altın madalya) olmak üzere iki uluslararası ve birçok ulusal ödüle değer görüldü. 1998 yılında başarıları ve Türk Sanatı’na katkıları dolayısıyla Cumhurbaşkanlığınca ‘Devlet Sanatçısı’ unvanı ile onurlandırıldı. T.C. Cumhurbaşkanlığı Köşkü Yeni Binası, “İç Mekanları Sanatsal Değerlendirme Projesi”ne sanatçı olarak seçildi ve kütüphane duvarına “Anadolu Uygarlıkları-Kültürlerarası” çalışmasını gerçekleştirdi. Eserleri yurtiçi-yurtdışı müze ve koleksiyonlarda yer almaktadır. Akdeniz’in Türk Sanatı ve sanatçılar üzerine yayınlanmış dört kitabı ve katalog yazıları, çok sayıda bilimsel yayın, araştırma, bildiri ve makaleleri ile birlikte hakkında yayınlanmış (ikisi henüz yayın aşamasında) dört kitabı ve ayrıca eserlerinin yer aldığı çok sayıda sanat kitabı ve katalog bulunmaktadır.
Halil Akdeniz, Almanya Münster Sanat Akademisi ‘Şeref/Onur’ üyesidir. Akdeniz aynı zamanda Uluslararası UNESCO-AIAP Plastik Sanatlar Derneği üyesi ve bir dönem bu derneğin Türkiye Ulusal Komitesi Ankara Temsilciliği Başkanlığını yaptı. UNESCO-AICA Uluslararası Sanat Eleştirmenleri Derneği üyesi ve aynı zamanda AICA’nın Türkiye Milli Komitesi kurucu üyesidir.
Halen İstanbul’da Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel Sanatlar Bölüm Başkanlığı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Bilimi Ana Bilim Dalı Başkanlığı görevlerini sürdürmektedir.